18 Nisan 2021 Pazar

Sandalyede oturuyorsun, başın sağ yanına düşmüş, ellerin suda salınır gibi, boşlukta salınıyor, içten bir ahengi, bir dalgası var ellerinin. Saçların minik minik uçuşuyor, ufak rüzgarlar -sanki kırıntılara bölünmüş- arasından geçip gidiyor saçlarının..
Önünde alabildiğine sonsuzluk, farazi değil; gerçek bir sonsuzluk. Biz bir tepedeyiz, bir tepeden hiç bilmediğimiz, bilmeden geldiğimiz o yere bakıyoruz. Nereye?
İçeride Brahms çalıyor, sesi sana yaklaşıyor ve kapatıyor o şimdiye dek neredeyse her şeyi görmüş olan gözlerini. -ah ama.. yok yok Brahms değildir o.
Bu an sadece o an.. Sonsuza kadar sürsün isterdim. Elbette ki sürmeyecekti, elbette.

https://www.youtube.com/watch?v=CydoHnlWpEI&ab_channel=PenelopeHantzara